21 Ekim 2008 Salı

Not dazed and not confused!



Çocuklar oynar, o bakar.
Alnı pencereye yapışık; ruhu, rutubetten büzüşmüş.
Gözlerinde ne bebek kalmış ne de yaş; bebekleri büyümüş, yaşlanmış.
Kuruyan kafasını cama yaslamış.
Doğduğundan beri bu evde yaşamış.
Odası değişmiş ama yeni manzarası eskisinden farklı değil; sokakta oyun oynayan çocuklar. Adlarını bildiği ama bir türlü tanıyamadığı çocuklar.
Kurallarını bildiği ama bir türlü oynayamadığı oyunlar.
Kuru kafasından geçen tüm kötülüklerin çıkış noktası, oyunlar...
Pencerenin camını hiç kıramadı.
Kesmek istedi kendini, yapamadı.
Canına, yazın açılan pencereden atlayacak kadar da kıyamadı.
Güneşin sarısına kandı.
Çocukları da kovamadı; onlarla beraber büyüdüğü yetmezmiş gibi, hepsini çok sevdi.
Çocuklar onu hiç sevmedi.
Alnının izini camdan hiç silmedi.

--------------------------------

Amsterdam'a son kaçışımda, Yener Abi'nin denetlenme heyecanını, mavi bisiklet sevincini ve Dam Meydanı savurcağı dehşetini yaşadım.
Amsterdam'a son kaçışımda, kısa bir süreliğine Ventura oldum, İtalya'dan geldim. Levent ve Derya'yla hasret giderdim, Pınar'la muhabbet edip; hepsiyle bira, Jägermeister ve sigara içtim. Sigarayı barın içinde yakıp belaya yaklaştım ama Levent uzaklaştırdı sağolsun. Güzel hayatlarına imrendim, kendilerini bir kez daha kutlarım!
Amsterdam'a son kaçışımda, güzel müzik dokümanı topladım. Led Zeppelin'i erken mi tüketmişiz hacım? Bu kudreti, damarlarımdaki asil kana, kulaklarımdan ve gözlerimden yeterince dahil edebilmiş miyim?

--------------------------------

Ortaokul yıllarımda kendimi ve paramı ve vaktimi çokça kaptırdığım bilardo salonlarında, oyuna başlamadan önce, seçtiğimiz ıstakaların düz olup olmadığını anlamak için yaptığımız bir hareket vardı. İşlevi gereği, mümkün olduğunca düz olduğuna inandığımız masaya ıstakayı yatırıp, avcumuzun içiyle yuvarlardık. Istaka rahatça dönüp bir kaç tur atarsa, yeterince düz (düzgün) demekti. Yok, yalpalayıp, masa üstünde gürültüyle dönerse bombeli olduğunu anlardık.

Bazı insanların kişilikleri için de böyle basit bir sınama usulü ihtiyacındayım. Kişileri yere yatırıp yuvarlamak da güzel bir nostalji olabilirdi ancak, görünen bombeler kılavuz istemiyor...

Hiç yorum yok: