8 Nisan 2008 Salı

nöronlararası seyahat

Her hafta Çarşamba günleri, bir Penguen bir de Uykusuz alıp, ruhuma tahin pekmez sürüyorum.
Geçen hafta okuduğum "Aynı evde yaşayan 2 devlet memurunun maceraları" köşesinde kullanılan "enivicivokke" yi dilime pelesenk ettim ve "pelesenkle mutlu olmanın yolları" başlıklı kitap yazmak istiyorum.

Az önce uyandım. Gece çalışmıştım yine.
Sanırım son 12 yıldır, sadece MNG'de çalıştığım 8 ay boyunca geceleri düzenli uyudum. Evet. Eminim.
MNG'ye ilk girdiğimde, askerlik sonrası ilk işim olduğu içindi sanırım, afallamıştım. Daha önceki işlerimden ve işyerlerimden çok farklı bir yapılanması vardı. Daha rahattı. O kadar rahattı ki, internetten indirdiğimiz bazı oyunları oynamaya zaman bile kalıyordu.
(Dallarda seke seke Jane seven Tarzan oyunu...)

Uyanmadan önce rüya ile düşünce arası bir hayaldeydim. Evimde küçük bir çocuk dolaşıyordu. Bana benziyordu. DVD'lerimin durduğu dolaba baktı. Eski manyetik kasetlerimin durduğu saçma rafa gözlerini dikti sonra. Annesinin nerede olduğunu soracak diye korktum. Kolay rüyalar görmez miyim ben yahu?

Hiç yorum yok: