24 Kasım 2009 Salı

sebep, sonuç, sordukça...



Kuyruk sokumuma sokurum olan çıkarımlarım var. Kafamda oluşan bu çıkarımlar, vücudumun herhangi bir yerinden çıksa da, tekrar huzurlu ve yarı üretken bir birey olsam ben de!

Uzunca bir zamandır, güzellikler, keyifler etrafımdan ve günlük hayatımdan uzaklaşmıyorlar. Kafama girenler, genellikle çok güzeller ama, hatırı sayılır sürüncemeler sonunda sertleşiyorlar ve dimağımın her kuru yerine sürtüne sürtüne ufalanıyorlar.

Bir küçük çizik, parmağımda. Yanlış muamelede kalmış köpüklü şarap tıpası teli çiziği...
Kesik bir çıkarım, aklımda. Yanlış muamaleye uğrayan benliğimi kurtarma isteğiyle yan yana...

Sığdırmak zorunda olduğumu zannettiğim şey ne? Bilmiyorum.
Nereye? Onu da bilmiyorum.
Koşmam mı gerek?
Bir dursam.

Çocukluğumun da huzursuz geçtiğini sanıyorum şimdi.
Beklemek, yorulup uyuya kalmak...
Anlatmaya çalışmak, caymak...
Yorgunca, uykuya sığınmak...
Kaçmaktan utanmak ve uyumazsam, büyüyeceğimi sanmak...
Hiç emin olamıyorum!
Nasıldı?

Hiç yorum yok: